Şişli - Harbiye 4 Ocak 2024

IETT garaj binasi Starbucks Coffee

İstanbul’un toplu ulaşım tarihinde önemli bir yere sahip olan Şişli Garajı, 1912 yılında açılmıştır. Şişli bölgesinde ulaşım alternatiflerinin oluşması, ilçenin gelişmesinde önemli role sahiptir. Atlı tramvay ahırı ve deposu olarak açılan yapı, sonraki yıllarda elektrikli tramvay deposu olarak kullanılmıştır. 1948 yılında atölyelerin eklenmesiyle otobüs garajına dönüştürülen garajda, 1952 yılında, Türkiye’nin ilk psikoteknik laboratuvarı kurulmuş; vatman, şoför ve biletçilere eğitimler verilmeye başlanmıştır. Garajda, 1961 yılından itibaren troleybüsler depolanmaya başlanmıştır. 1968 yılında, ilk yerli troleybüs olan Tosun, Şişli Garajı’nda üretilmiş ve 16 yıl boyunca hizmet vermiştir. Başrollerini Ayhan Işık ile Türkan Şoray’ın oynadığı ‘Otobüs Yolcuları’ filmine set olan garajın büyük kısmı 1989 yılında yıkılarak yerine alışveriş merkezi yapılmıştır. Günümüzde yapıdan geriye yalnızca idari binası kalmıştır ve kafe olarak hizmet vermektedir.

Rum Ortodoks mezarlığı

Mezarlık, 1865 yılında Taksim’den bugünkü yerine taşınmıştır. Mezarlıkta sanat eseri niteliğinde anıt mezarlar bulunmaktadır. Mezarlıkta yer alan heykeller arasında antik Yunan heykellerini andıran yapıtlar ilgi çekicidir

Banker Zarifi ailesi mezarları

Denizkızı Eftelya nin mezari

Ses sanatçısı, boğazda sandalda şarkılar soylermiş, 1936larda profesyonel sahne almaya başlamış Şirketi Hayriye vapurunun çektiği sandalla mehtapli gecelerde şarkı söylerken, üşütüp hasta olmuş Atatürk e de şarkı söylemiş Safiye Ayla ile birlikte 1939 vefat Afeti devran lakabı, güzelliği nedeniyle kullanılmış

Abdülhamit in yakın koruması Paşa nin mezarı

Topçu bir paşa, gülle ler var

Gemisi karaya oturmuş Rus kaptan in mezarı

Kutsal mekân

Mezarlıkta ki kiliseyi yaptıran ailenin mezari

1817 doğumlu Sisam adası valiliği yapan Bulgar yazar 1898de vefat eden Bulgar eksarhligi yapan Gavril Kristetiç

Metamorfozis Kilisesi

Alexandre Vallaury nin eseri Eski ahite atıf, 3 harf Son imparator Konstantin Gremezis in olduğu mozaik İlk şehit Aziz Stefanos un olduğu mozaik binanın yan cephelerinde. 1880ler sonu Neobizantin etkisi mavi renk Köşelerde 6 kanatlı serafim melekleri, Pavlus, Vaftizci Yahya ve diger Havariler Kilise, İstanbul Arkeoloji Müzesi, Pera Palas Oteli, Osmanlı Bankası, Büyükada Yetimhanesi, Sanayi-i Nefise Mektebi gibi önemli yapıların da mimarı olan ünlü mimar Alexandre Vallaury tarafından inşa edilmiştir. İsa’nın başkalaşımına yani Metamorfosis’e ithafen, 1889 yılında inşa edilen kilise, haç planlı, merkezi kubbeli ve eklektik üsluptadır. Dış cephe mozaikleri, ünlü ressam Pretextat Lecomte tarafından yapılmıştır.

Papa Eftim mezarı

Kemik Depolama alanı

Diriliş Mozaigi

Rus şapeli

Fransız La Paix hastanesi

Kırım savaşı sonrası kolera salgını nedeniyle ölü sayısı çok artmış. Taksim de bile sahra hastaneleri bile kurulmuş Abdülmecit buraya hastane yaptırmış Mimar Mongeri nin babası Louis Mongeri psikiyatr dir, kaçıp buraya sığınmış, sultanın kızına İtalyanca ders verirmiş , hastanenin başhekimi imiş. Daha sonra Mazhar Osman başhekimlik yapmış. Saint Vincent de Paul Derneği’ne bağlı hemşireler, Kırım Savaşı döneminde ve izleyen günlerde, yaralı ve hastaların tedavileri için Fransa’dan İstanbul’a gelmişlerdir. Hemşireler, 1858 yılında, ruh hastalıklarının tedavisi için bir dispanser açmışlardır. Artan ihtiyaçlar üzerine, Sultan Abdülmecit, hastane yapımı için Büyükdere üzerinde arazi bağışlamış, inşaat masraflarının bir kısmını da üstlenmiştir. Hastane, 1874 yılında Notre Dame de la Paix Hastanesi adıyla hizmet vermeye başlamıştır. Özel hastane olarak hizmet veren hastanede, genellikle bürokratlar, Levantenler, gayrimüslim vatandaşlar, diplomatlar tedavi gömüştür. Hastaneye farklı dönemlerde eklemeler yapılmıştır.

Matild Manukyan in oturduğu ev

Adliye vs buradaki pek çok apartman MM in kiracisi

Şişli Cami

Modern kesimin cenazelerinin kalktığı camilerimizden biri. Erken Cumhuriyet Dönemi yapısı olan ve Osmanlı mimarisinin izlerini taşıyan Şişli Camii , Şişli’de yaşayan Müslümanların camiye ihtiyaç duyması üzerine dönemin İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Lütfi Kırdar’ın da desteği ile süvari kışlasının yer aldığı arsa, cami yapımı için tahsis edilmiştir. Caminin yapımına 1945 yılında başlanmış; cami 1949 yılında ibadete açılmıştır. Cami yapımında Müslüman ve azınlık semt sakinlerinin maddi katkıları bilinmektedir. Mimar Vasfi Egeli tarafından tasarlanan cami, Cumhuriyetin ilanından sonra klasik tarzda yapılmış ilk cami olma özelliğiyle mimarlık tarihinde önemli bir yere sahiptir. Merkezde ana kubbe ve kubbeyi destekleyen üç yarım kubbe bulunmaktadır. Duvarları küfeki taşından yığma olarak inşa edilen yapının kubbe kısmı betonarmedir. Son cemaat yeri, altı adet sütunun taşıdığı beş kubbe ile örtülü revaktan oluşmaktadır. Sütunlar birbirlerine sivri kemerler ile bağlıdır. Giriş kapısının üstünde celî sülüs hatlar ve kitabe yer almaktadır. Tek şerefeli ve mukarnaslı minaresi caminin batısında yer almaktadır ve çokgen gövdelidir. Üç girişi bulunan avluda on iki köşeli şadırvanı bulunmaktadır. Şadırvan, Mimar Nâzimî Yenal tarafından tasarlanmıştır. Abdest muslukları sivri kemerli kayıtların içinde bulunmaktadır. Kemerlerin çevresinde geometrik ve bitkisel desenli süslemelere yer verilmiştir. Şadırvanın üst kısmında taş işçiliğinde ayetler işlenmiştir. Caminin iç duvarları küfeki taş kaplama olup sıva kullanılmamıştır. Kare planlı harim, mihrap yönü hariç üç taraftan, sütunlarla taşınan mahfiller ile çevrilidir. İç mekânda, kubbelerde, kubbe kasnağı ve pandantiflerde, celî sülüs hatlar yer almaktadır. Yapı, zengin kalem işi ile dikkat çekicidir. Mihrap ve minber mermerden yapılmış olup vaaz kürsüsü ahşaptandır. Mukarnas dolgulu mihrabın her iki yanında sütunlar yer almaktadır. Sivri kemerli dikdörtgen formlu pencereleri, klasik dönem tarzdadır

Mimar Mongeri evi

Yapı, 1925 yılında armatör Sadıkoğlu Ailesi tarafından konak olarak yaptırılmıştır. Konak, I. Ulusal Mimarlık Akımının öncülerinden Levanten Mimar Giulio Mongeri tarafından tasarlanmıştır. Yapının cephelerinde çıkma ve cumbalar görülmektedir. Kubbeli kule bölümü yapının en dikkat çeken elemanlarındandır. Yapının cephelerinde mavi çini bezemeler yer almaktadır. Yapıda bulunan sivri kemerli pencereler, yapının etkilenmiş olduğu akımın yansımalarındandır. Geçmiş dönemlerde klinik, okul, banka gibi işlevlerde kullanılan yapı, 2007 yılından bu yana özel bir sanat galerisi olarak kullanılmaktadırış

Şişli Etfal ve Saat Kulesi

Hastaneyi yapan mimar ile saat kulesini yapan farklı Raymon d'Aranco saat kulesi, art nouveau tarzı (botter apt) Hastaneyi alman mimar Hatice Sultan bebekken difteriden (kuşpalazı) ölünce, babasi Abdulhamit burada bir çocuk hastanesi yaptırmış Tıfıl- çocuk Etfal- cocuklar

Bulgar Ekserhanesi

Bahçede ufak şapel de 6 ocak ta ayin yapılıyor Bulgar asıllı devlet adamı Stefan Bogoridi, 1845 yılında, İstanbul’da bir Eksarhlık, Bulgar Kilisesi, matbaa ve okul açılması için hükümete yazılı bir dilekçeyle müracaat etmiştir. Bu talep geri çevrilmiştir. Israrlı çabaların sonucunda, 28 Şubat 1870 tarihinde, Bab-ı Ali’nin yayınladığı bir ferman ile bağımsız bir kiliseye hemen izin verilmese de Ortaköy semtinde bir “papaz evi” kurulmasına izin verilmiştir. Kurulan bu papaz evi ile Bulgar Eksarhlığı’nın temelleri atılmıştır. Eksarhlık, 19. yy. sonlarında inşa edilmiş olan bir köşkü satın alarak Şişli’deki bu köşke taşınmıştır. Eksarh I. Yosif’in 1907 yılında satın aldığı bu köşk, Şişli’de bugün hâlâ kullanılmakta olan Bulgar Eksarhlığı binasıdır. Dört katlı yapı, geniş bir bahçe içerisinde, ahşap karkas olarak inşa edilmiştir. Eklektik tarzda tasarlanan yapıda yer alan vitraylı camlar, ahşap işlemeli saçaklar ve sütun başlıkları, taş işçiliğinin incelikli örnekleri yer döşemeleri, etkileyici unsurlardandır. Eksarhlık, günümüzde Bulgar Patrikhane’sinin temsilcisi konumundadır.

Şapel kiryako

1 subat sabah bahçe bayramı Aziz Trifon , 3 dal kutsanmış suya konur ve o suyla bahceler sulanır St Michel okulun olduğu alan Bulgar pazarı idi, bahceleri, ekmek fırını , çiçek bahçeleri vardı civarda

Konak

Sarayın başmabeyn Cemal beyin konağı imiş, Osmanlı konağı yani Avrupa stili inşaa edilmiş , haremlik selamlık ayırımı yok. Kendi kızına yaptırmış. Bulgar asıllı devlet adamı Stefan Bogoridi, 1845 yılında, İstanbul’da bir Eksarhlık, Bulgar Kilisesi, matbaa ve okul açılması için hükümete yazılı bir dilekçeyle müracaat etmiştir. Bu talep geri çevrilmiştir. Israrlı çabaların sonucunda, 28 Şubat 1870 tarihinde, Bab-ı Ali’nin yayınladığı bir ferman ile bağımsız bir kiliseye hemen izin verilmese de Ortaköy semtinde bir “papaz evi” kurulmasına izin verilmiştir. Kurulan bu papaz evi ile Bulgar Eksarhlığı’nın temelleri atılmıştır. Eksarhlık, 19. yy. sonlarında inşa edilmiş olan bir köşkü satın alarak Şişli’deki bu köşke taşınmıştır. Eksarh I. Yosif’in 1907 yılında satın aldığı bu köşk, Şişli’de bugün hâlâ kullanılmakta olan Bulgar Eksarhlığı binasıdır. Dört katlı yapı, geniş bir bahçe içerisinde, ahşap karkas olarak inşa edilmiştir. Eklektik tarzda tasarlanan yapıda yer alan vitraylı camlar, ahşap işlemeli saçaklar ve sütun başlıkları, taş işçiliğinin incelikli örnekleri yer döşemeleri, etkileyici unsurlardandır. Eksarhlık, günümüzde Bulgar Patrikhane’sinin temsilcisi konumundadır.

Rikaptar sok

Padişah ata binerken uzengiyintutan

İstanbul apt

Çankaya apt

Koç ailesi oturmuş burda Mustafa Koç burada doğmuş

Şişli Atatürk Evi

Kurtuluş Savaşı nin planlandığı ev. Mustafa Kemal Atatürk, annesi, kız kardeşi ve yaveri ile Aralık 1918’den, Mayıs 1919’da Samsun’a doğru yola çıkıncaya dek bu evde yaşamıştır. Atatürk’ün anılarında, pembe dış cephe boyasından dolayı ‘pembe ev’ olarak geçen ev, İnkılap Müzesi olarak da bilinmektedir. İzmir Valisi ve Milletvekili Tahsin Uzer’in eşi Hatice Mediha Hanım 1924 yılında evi satın almıştır. Ev, 1928 yılında İstanbul Belediyesi tarafından müzeye dönüştürülmek üzere satın alınmıştır. Müze, dönemin İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Lütfi Kırdar tarafından 1942 yılında ‘Atatürk İnkılabı Müzesi’ adı ile ziyarete açılmıştır. 1908 yılında Osep Kasapyan tarafından yaptırılan yapı, Art Nouveau üslubu ile tasarlanmıştır. Müzede, tarihi belgeler, kitaplar, Atatürk’ün kişisel eşyaları, üniformaları, fotoğrafları, el yazısı belgeler, hatıra eşyaları sergilenmektedir. Ulu Önderin eşyalarının yanı sıra, önemli ressamların eseri olan yağlı boya tablolara da yer verilmiştir

Tahtaburunyan apt

Zengin bir Ermeni aile

Hrank Dink Hafıza Merkezi

Osmanbey’de, Halaskargazi Caddesi üzerinde bulunan Sebat Apartmanı 1920’lerin ortasında Mimar Rafael Alguadiş tarafından tasarlanıp inşa edildi. 1996 yılında Hrant Dink ve bir grup arkadaşı tarafından kurulan Agos gazetesi 1999’da ofisini Sebat Apartmanı’na taşıdı. toplumu Ermeni ve azınlık kültürleri hakkında bilgilendirmek, geçmişe ışık tutmak ve Türkiye’nin demokratikleşme sürecine katkıda bulunmak gibi misyonlarla yola çıkan Agos, Türkçe ve Ermenice içeriğiyle kısa sürede etkili bir haber ve başvuru kaynağı haline geldi. 19 Ocak 2007’de, Hrant Dink, Sebat Apartmanı’nın önünde öldürüldü. 2015 yılında, Agos gazetesi ve Hrant Dink Vakfı’nın Sebat Apartmanı’ndan taşınmasının ardından, binanın taşıdığı bellek, sembolik anlam ve hakikat göz önünde bulundurularak, burayı bir hafıza mekânına dönüştürme kararı alındı. Mekân, yaklaşık olarak dört yıl süren kapsamlı bir hazırlık sürecinin ardından ziyarete açıldı. Adını, Hrant Dink’in 23 Nisan 1996’da Agos’ta yayımlanan ‘23,5 Nisan’ başlıklı köşe yazısından alan 23,5 Hrant Dink Hafıza Mekânı , üç dilli olarak kapılarını ziyaretçilerine açtı.

Sarnıç

Lotus avm yeri eski Ermeni cemaatine aitmiş

Katolik Ermeni okulu Özel Pangalti Lisesi Mihitaryan

Okul, 1825'te, Viyana Mıhitaryan Birliği tarafından Beyoğlu'nda, Galatasaray ile Ağa Cami arasında, birliğe ait bir arazide inşa edilen üç katlı bir binada erkek lisesi olarak açılmış, 1839 Beyoğlu yangınında okul binasının yanmasından sonra geçici sürelerle farklı binalarda eğitim vermiştir. 1866'da Pangaltı'ya taşınan okulda 1923'e kadar Ermeni olmayanların da eğitim görebilmiş, Cumhuriyet ile birlikte kurumun statüsü 'Ermeni azınlık lisesi' olarak değiştirildiğinden okul sadece Ermenilerin eğitim gördüğü bir eğitim kurumuna dönüşmüştür. Okulun orta ve lise kısımları 1988'de karma eğitime geçmiştir

Katolik Ermeni Kilisesi

Gülse Birsel Avrupa Yakası dizisindeki Apartman

Yapı, 1889 yılında inşa edilmiştir. İki sokağın birleşiminde, köşe bina olarak tasarlanan yapı, kademeli bir cephe sistemine sahiptir. Apartman, bodrum kat dahil 7 katlıdır. Yapının iç mekân detaylarında bitkisel motifli kabartmalar yer almaktadır. Antik Konak Apartmanı, televizyonun sevilen dizisi ‘Avrupa Yakası’nın jeneriğinde yer alan apartman olarak da bilinmektedir

Vedat Tek binası

Yekta rest ve Zihni rest yer aldığı yapı. Yapı, Valikonağı Caddesi ile Süleyman Nazif Sokağı’nın birleşim noktasında yer almaktadır. Mimar Vedat Tek, ailesiyle yaşadığı bu evi 1913 yılında yapmıştır. I. Ulusal Mimarlık Akımı’nın temsilcilerinden olan Mimar Vedat Tek, II. TBMM Binası, Sirkeci Büyükposta Hanı, Çankaya Köşkü, İzmir Saat Kulesi, Cemil Topuzlu Köşkü, Moda ve Haydarpaşa Vapur İskeleleri, Fatih Tayyare Şehitleri Anıtı, Sultanahmet Tapu Kadastro Müdürlüğü, Kastamonu Hükümet Konağı gibi birçok yapının da mimarıdır. Yapıda Art Deco üslubundan izler görülmektedir. 4 katlı yapı, eğimli araziye oturacak şekilde konumlanmıştır. Yapının cephelerindeki çıkmalar ve pencerelerdeki sivri kemerlerle cepheler hareketlendirilmiştir. Yapının cephesinde ve iç mekânda seramik süslemeler yer almaktadır.

Bir zamanlar Yayıncılık

Askeri müze

Uğur Mumcu Anıtı

NDS Fransız Lisesi

St Esprit kilisesi

Yapı, Notre Dame de Sion Fransız Lisesi’nin avlusunda bulunmaktadır. 1846 yılında Monsenyör Hillereau tarafından yaptırılan kilisenin mimarı Gaspare Fossati’dir. 1864 yılında çatıda oluşan büyük hasar sonucunda kilisenin tekrar yapılmasına karar verilmiştir. Bunun üzerine, binanın mimarlığını papaz Antoine Giorgiovitch üstlenmiş ve kilise yeniden inşa edilmiştir. 1876 yılında kilise katedral olarak ilan edilmiştir. 1922 yılında kiliseye İtalya'da üretilen üç yeni çan getirilmiştir. 1980 yılında kilisenin iç mekânındaki tüm resimler Peder Antoine Marovitch tarafından yenilenmiştir. Kilisenin avlusunda Papa XV. Benedictus'un heykeli bulunmaktadır. Papa, sol elinde adil barışı simgeleyen bir kâğıt rulosu tutar şekilde betimlenmiştir. Sağ eli ise kutsama için hafif havaya kaldırılmış şekilde betimlenmiştir. 1921 yılında açılışı gerçekleştirilen heykel, heykeltraş Ouattrini tarafından tasarlanmıştır. Yapının bulunduğu alanın altında, kilisenin kurucusu Monsenyör Hillereau, Notre Dame De Sion rahibeleri gibi Hristiyan dininde önemli kişilerin yer altı mezarları yer almaktadır. Yapının batı cephesi simetrik ve kademeli bir tasarıma sahiptir. Bu cephede ortada büyük ve yanlarda küçük iki giriş yer almaktadır. Yan akslarda iki kat boyunca balkonlar bulunmaktadır. Daha hareketli olan orta aks, üçgen form ile sonlanmıştır. Bu bölümde kenarlarda ve kapının her iki yanında bina bitimine kadar tekrarlayan sütunceler yer almaktadır. Cephede yer alan bitkisel motifli kabartmalar ve binanın tam ortasında bulunan dini betimlemeler içeren mozaik işlemeli süsleme dikkat çekicidir. Yapı 3 nefli ve bazilikal planlıdır. Nefler birbirinden İyon başlıklı sütunlarla ayrılmıştır. İç mekânda yer alan yoğun süslemeler, dini figürlere ait heykeller ve altarlar dikkat çekicidir. Apsis bölümünde, duvarlarda ve tavanda yoğun bezemeler ve tablolar yer almaktadır.