Hasandagi Kış zirvesi - Karbeyaz otel
near Dikmen, Aksaray (Türkiye)
Viewed 154 times, downloaded 3 times
Trail photos
Itinerary description
2024 Yılında 40 zirve için çıktığımız yolda yeni bir kış zirvesi için 12 kişiyle Bursa'dan cuma gecesi çıktık yola..
Ufak tefek aksaklıklardan sonra (Fatihin arabasının akü şarjı bozulup geceyi Eskişehir'de tamircinin önünde geçirmek zorunda kaldı) sabah Aksaray merkezde Somuncu baba Külliyesinin orada bizi karşılayacak olan Ahmet ACUN abimizin arkadaşlarıyla buluşup bizim için yaptırılan Aksaray yağlamasını çay eşliğinde Ahmet abimize de dualar ederek afiyetle yiyoruz.
Yemek sonrası Külliye minyatür park gezileri yapıp zamanımızın da olması neticesinde Aziz Mercurius Yeraltı Şehrini gezmeye karar veriyoruz. Şehrin 25 km kadar dışında Saratlı kasabasının içerisindeki antik kent görülmeye değer diye düşünüyorum. Zaman olsa yakınındaki Kırkgöz antik kentinde gezilebilirdi fakat biz hava ayaza çekmeden Kamp alanına ulaşmak istiyoruz.
Umut ve Gökdeniz'i Aksaraylı kadim dağ dostumuz ve rehberimiz Ahmet ACUN a teslim edip 40 km bulan yolumuzun ilk etabı olarak Helvadere ilçesine ulaşıyoruz.
Dağda temiz su kaynağının olmayışından kar suyu eritmemek için bol miktarda su ve atıştırmalık yiyecek alarak 8 km'lik dik asfalt yoldan kango aracımızla 20 dakikalık bir yolculukla Karbeyaz otele ulaşıyoruz.
Otel, eskiden Bursalılar tarafından işletilmeye çalışılan son iki yılda Aksaraylılara devredilmiş olan 1950 rakımda yanında paraşüt pisti de olan, kayak tesisi yapılmak istenen bir mekan... Çok faal olduğu söylenemese de sıcak suyu, elektriği ve kullanma suyu mevcut. Bu yıl faaliyete geçen kafeteryasında yemek ve sıcak içeceklerde bulunuyor.
Otelin yetkilisiyle görüşüp az bakımlı ve ısıtması olmayan alt kat lobi salonlarında onların verdiği matta kalmaya kişi başı 150 tl ye anlaşıyoruz.
Bizce bu fiyata bu soğuk ve yağışta çadır kurup toplamaktan iyidir diye düşünerek hemen hep birlikte lobiye yerleşiyoruz. hem telefonlarımızı şarj edebiliyor hem sıcak su yapabiliyoruz. Ayrıca kafede isteyenler yemekte yiyebilirler.
Lobide bizim haricimizde 3 grup daha olduğunu öğreniyoruz. Toplamda 50 kişiye yakın bir katılımcı ile zirveye çıkacağımızı öğrenmek bizi mutlu ediyor. Diğer gruplarla sohbet ederek geceye başlıyor ve bilgi alış verişinde bulunuyoruz.
Yarın sabah gelerek beraber tırmanış yapacağımız Kayseri Dağ Kurtları ekibinin beş gibi otele ulaşabileceğini öğrenince tırmanış saatini 05:00 olarak güncelleyerek rahat bir gece geçiriyoruz.
Sabah ise ancak 05:30 da harekete Dağ kurtlarından gelen 4 dostumuzla birlikte başlıyoruz.
Gece boyu yağan hafif kar yolları kapatmış olsa da soğuğu da kırmış olduğundan avantaja dönmüş görünüyor. Önde Ahmet Acun abimiz arkasında Yebudak üyesi 11 kişi ve Dağ kurtlarından 4 kişiyle Yükselmeye başlıyoruz.
Rotanın ilk bölümü oldukça az eğimli ve açılan izlerin rahatlığıyla dağcılık üzerine sohbetlerle yükselmeye devam ediyoruz. Yer yer ufak molalarla grubu dağıtmadan ilerliyoruz.
Geceden öğrendiğimiz kadarıyla 01 de - 03 de ve 04 de üç grup bizden önce tırmanışa başlıyor ve batak karda iz açtıklarından en azından dört grubuna yetişeceğimizi umarak devam ediyoruz.
07 gibi hava açıldığında Hasan dağı ve Yılan kar rotası kendini gösteriyor bize. Hava hafif rüzgarlı ve yer yer sisli görünüyor. Tırmanış için her şey uygun derken 200 rakım yukarıda bir grubu görüyoruz onun 200 metre üstünde de diğer bir grubu görüyoruz. İz açtıkları çok belli , zira çok ağır ilerliyorlar.
Yeri gelmişken Hasan dağı tırmanış rotalarında bir karışıklık mevcut gibi; otelden dağa baktığımızda en soldaki yarım ay gibi dönerek çıkan rota kış için en ideal olarak bilinen eğimi daha az olan ve doğrudan kış zirvesine çıkan KLASİK Rota... Onun sağında ki ilk kaya sırtının sağı yada solu ise üstündeki kayanın yapısı nedeniyle DAMLAKA Rotası olarak biliniyor. Onun bir sağındaki rota yani bizim bugün çıktığımız rota ise YILANKAR Rotası olarak geçiyor. Sanırım dağın en kestirme rotası da burası olmakta birlikte yükseldikçe eğim artıyor ve 2850 rakıma gelince kayalık sırtın içine girilerek yüksek bir eğimde yükselmek gerekiyor. Bizim çıktığımız rotanın sağındaki iki rotada yine Yılankar olarak geçiyor diye biliyorum... (Doğrusunu bilen varsa paylaşırsa sevinirim ama rica ediyorum Ali Aş, Ayşe taş diye daha dün çıkmış birinin ismi olmasın zira ben bile Bursa'dan gelip 15 yıldır buraya çıkıyorsam Aksaraylılar günaşırı çıktığı yerlere kendi ismimizi vermek doğru olmaz diye düşünüyorum..Yerel gerçek bir adı varsa öğretirseniz sevinirim)
Saat 09:00 gibi öndeki grubu tamda Yılankar rotasının girişinde yakaladık , bir süre beslenme ve dinlenme molası versek te havanın soğukluğu ve el ile ayaklarımızın üşümesi neticesinde tırmanışa çabuk başladık.
Açının yüksekliği (50 derece gibi ), Karın bele kadar batıyor olması ve havanında soğukluğuyla gruplar için en sıkıntılı yer burası olmalıydı ki sırtın üzerine çıktığımızda diğer gruba ulaşmış olduk. Zira iz açmak onları dört saat kadar geriye atmış ve bizim onlara yetişmemizi sağlamıştı.
3200 rakıma yakın bu alanda tüm YEBUDAK Sporcularını bekleme kararı aldım. En güzeli beraber zirve yapmaktı lakin Kayseri Dağ kurtları Ekstra Yaz zirvesine de çıkmak adına hızlarını da alamayarak Zirveye yöneldiler.
Güzel temiz ve az rüzgarlı havada yarım saate yakın bir bekleyişten sonra Soner hariç tüm katılımcılarımız sırta ulaşmıştı. Hep birlikte yakın olan KIŞ Zirvesine çıkmaya karar verdik ve Soner'inde peşimizden geleceğini düşünerek Bu sefer iz açarak Kış zirvesine toplamda 6 saate yakın bir tırmanışla ulaştık. (Soner zirveye son 50 metre kala telefonundaki sorun nedeniyle irtibat kuramayınca zirvelerin hangisine çıkayım derken güneşin ve yorgunluğunda etkisiyle yerine kalmayı daha doğru bulmuştu)
Kış olmasına rağmen beklediğimizden çok daha güzel bir havada yumuşak ve batak karda zirvede bir saati aşan süre kalarak beslenip sıcaklarımızı içip sohbet ettik...
Gece dona kalmadan dağdan inebilmek için 5 dakikalık yürüyüşse Soner'e ulaşıp çıktığımız yerden dik parkurdan iniş kararı aldık fakat rotanın zorluğu ve aşağıya bakınca oluşan boşluk hissine birde açılmış parkurda yer yer taşların çıkması karın kaymış olmasının basma zorluğuna neden olması sonucunda parkurunda uzamaması için 300 metrelik dikliği tek sıra kayarak bitirmenin dinginliği ne neşesiyle yılankarın altına ulaştık.
Bizim bu karda kayışımız kimine göre yanlış olsa da; Dağcılık kabul edilebilir riskleri kabul edebilme sporudur ve biz kulvarı asla yan kesmeden dikine kayarak geçtik. (Maalesef geri dönüş yolunda ülkemizde yetişen sayılı iyi dağcıdan biri olan İsmet İnan hocanın Aladağlarda tur kayağı yaparken dağı yan keserken oluşturduğu çığda hayatını kaybettiği haberi hepimizi derinlemesine üzdü)
Rotanın bundan sonraki bölümü derin karda yumuşayan havada ve azalan eğimde otele kadar kah yürüyerek kah grubun toplanması için bekleyerek geçti.
Saat 15:15 gibide Karbeyaz otele ulaşarak faaliyetimizi noktaladık.
Rota üzerinde yaz ve kış su kaynağı bulunmuyor ona göre tedarikli gitmek gerekir. Çıktığımız bu rotanın 2850 rakım sonrası yaz için gevşek zemin kayan çarsak ve yüksek eğim nedeniyle sadece ustasının ve güçlüsünün gitmesi gerektiğini bilerek gitmesi doğru olacaktır.
Dağın yaz ve kış zirvelerinden biz kış zirvesine çıktık, ama en yükse yeri yaz zirvesi olduğu bilinmesi gerekir. iki zirve arası rakım farkı 15 metre kadar ve mesafesi 300-400 metre civarında.
Kar durumundan dolayı (batak kar) biz krampon kullanma gereği duymadık. ama kaskımız herdaim başımızdaydı, Çıkışta baton kullandık, inişte kazmaya döndük...
Ayrıca bu faaliyette bize rehberlik yapıp Aksaray yağlamasını tüm gruba yediren Ahmet Acun abimize, Organizatörlüğümüzü yapıp her zorumuzu kolaylaştıran Sema Kızılaslan'a, Güzel sohbetleri ve Kayseri dağları için samimi davetleri için Kayseri Dağ kurtları ekibine, 14 yaşında zirve yaparken babasını ve bizi çok mutlu eden yeğenim Mert'e ve onu destekleyen babası Fatih Orduya, Uludağ'da ücreti ödenmiş kral odasını bırakıp -10 - -15 derecelerde yanımda bulunarak zirvede çocukça sevinen kardeşim Tevfik'e, Her zaman neşeli ve hoşgörülü kuzen badicikler Zafer ve Alper kardeşime, Zirveye çok yakın noktadan dönse de hiç sorun etmeyen mutlu artçı Soner kardeşime , Yeni badi olsalar da çok iyi anlaşan ve ileride gerçekten güzel şeyler yapacaklarına inandığım neşeli heyecanlı istekli Gökdeniz ve Umut kardeşime (Yılan dansını unutmadım tabi :) , Teknik bilgi ve detaylardaki uzmanlıkları ve kararlı kişiliği için Murat Zengine ve tabi kulübümüzün geldiği günden beri her türlü zorluk ve hava şartında dahi fotoğraf ve videolarını çeken, bunları işleyen kişilere tek tek gönderen sessiz sakin ama güçlü iradeli buz adam Ahmet Alrefai kardeşime, Geceyi geçirdiğimiz Karbeyaz otelin güler yüzlü personeline, Aksarayın güzel insanlarına ve şu an mutluluktan unuttuğum her kim varsa her şey için Çok ama ÇOK TEŞEKKÜR Ederim...
Yolu Dağlardan geçen herkesle bir gün dağlarda buluşuruz...
Sevgiyle kalın, Dağla kalın, Dağda kalın...
Ufak tefek aksaklıklardan sonra (Fatihin arabasının akü şarjı bozulup geceyi Eskişehir'de tamircinin önünde geçirmek zorunda kaldı) sabah Aksaray merkezde Somuncu baba Külliyesinin orada bizi karşılayacak olan Ahmet ACUN abimizin arkadaşlarıyla buluşup bizim için yaptırılan Aksaray yağlamasını çay eşliğinde Ahmet abimize de dualar ederek afiyetle yiyoruz.
Yemek sonrası Külliye minyatür park gezileri yapıp zamanımızın da olması neticesinde Aziz Mercurius Yeraltı Şehrini gezmeye karar veriyoruz. Şehrin 25 km kadar dışında Saratlı kasabasının içerisindeki antik kent görülmeye değer diye düşünüyorum. Zaman olsa yakınındaki Kırkgöz antik kentinde gezilebilirdi fakat biz hava ayaza çekmeden Kamp alanına ulaşmak istiyoruz.
Umut ve Gökdeniz'i Aksaraylı kadim dağ dostumuz ve rehberimiz Ahmet ACUN a teslim edip 40 km bulan yolumuzun ilk etabı olarak Helvadere ilçesine ulaşıyoruz.
Dağda temiz su kaynağının olmayışından kar suyu eritmemek için bol miktarda su ve atıştırmalık yiyecek alarak 8 km'lik dik asfalt yoldan kango aracımızla 20 dakikalık bir yolculukla Karbeyaz otele ulaşıyoruz.
Otel, eskiden Bursalılar tarafından işletilmeye çalışılan son iki yılda Aksaraylılara devredilmiş olan 1950 rakımda yanında paraşüt pisti de olan, kayak tesisi yapılmak istenen bir mekan... Çok faal olduğu söylenemese de sıcak suyu, elektriği ve kullanma suyu mevcut. Bu yıl faaliyete geçen kafeteryasında yemek ve sıcak içeceklerde bulunuyor.
Otelin yetkilisiyle görüşüp az bakımlı ve ısıtması olmayan alt kat lobi salonlarında onların verdiği matta kalmaya kişi başı 150 tl ye anlaşıyoruz.
Bizce bu fiyata bu soğuk ve yağışta çadır kurup toplamaktan iyidir diye düşünerek hemen hep birlikte lobiye yerleşiyoruz. hem telefonlarımızı şarj edebiliyor hem sıcak su yapabiliyoruz. Ayrıca kafede isteyenler yemekte yiyebilirler.
Lobide bizim haricimizde 3 grup daha olduğunu öğreniyoruz. Toplamda 50 kişiye yakın bir katılımcı ile zirveye çıkacağımızı öğrenmek bizi mutlu ediyor. Diğer gruplarla sohbet ederek geceye başlıyor ve bilgi alış verişinde bulunuyoruz.
Yarın sabah gelerek beraber tırmanış yapacağımız Kayseri Dağ Kurtları ekibinin beş gibi otele ulaşabileceğini öğrenince tırmanış saatini 05:00 olarak güncelleyerek rahat bir gece geçiriyoruz.
Sabah ise ancak 05:30 da harekete Dağ kurtlarından gelen 4 dostumuzla birlikte başlıyoruz.
Gece boyu yağan hafif kar yolları kapatmış olsa da soğuğu da kırmış olduğundan avantaja dönmüş görünüyor. Önde Ahmet Acun abimiz arkasında Yebudak üyesi 11 kişi ve Dağ kurtlarından 4 kişiyle Yükselmeye başlıyoruz.
Rotanın ilk bölümü oldukça az eğimli ve açılan izlerin rahatlığıyla dağcılık üzerine sohbetlerle yükselmeye devam ediyoruz. Yer yer ufak molalarla grubu dağıtmadan ilerliyoruz.
Geceden öğrendiğimiz kadarıyla 01 de - 03 de ve 04 de üç grup bizden önce tırmanışa başlıyor ve batak karda iz açtıklarından en azından dört grubuna yetişeceğimizi umarak devam ediyoruz.
07 gibi hava açıldığında Hasan dağı ve Yılan kar rotası kendini gösteriyor bize. Hava hafif rüzgarlı ve yer yer sisli görünüyor. Tırmanış için her şey uygun derken 200 rakım yukarıda bir grubu görüyoruz onun 200 metre üstünde de diğer bir grubu görüyoruz. İz açtıkları çok belli , zira çok ağır ilerliyorlar.
Yeri gelmişken Hasan dağı tırmanış rotalarında bir karışıklık mevcut gibi; otelden dağa baktığımızda en soldaki yarım ay gibi dönerek çıkan rota kış için en ideal olarak bilinen eğimi daha az olan ve doğrudan kış zirvesine çıkan KLASİK Rota... Onun sağında ki ilk kaya sırtının sağı yada solu ise üstündeki kayanın yapısı nedeniyle DAMLAKA Rotası olarak biliniyor. Onun bir sağındaki rota yani bizim bugün çıktığımız rota ise YILANKAR Rotası olarak geçiyor. Sanırım dağın en kestirme rotası da burası olmakta birlikte yükseldikçe eğim artıyor ve 2850 rakıma gelince kayalık sırtın içine girilerek yüksek bir eğimde yükselmek gerekiyor. Bizim çıktığımız rotanın sağındaki iki rotada yine Yılankar olarak geçiyor diye biliyorum... (Doğrusunu bilen varsa paylaşırsa sevinirim ama rica ediyorum Ali Aş, Ayşe taş diye daha dün çıkmış birinin ismi olmasın zira ben bile Bursa'dan gelip 15 yıldır buraya çıkıyorsam Aksaraylılar günaşırı çıktığı yerlere kendi ismimizi vermek doğru olmaz diye düşünüyorum..Yerel gerçek bir adı varsa öğretirseniz sevinirim)
Saat 09:00 gibi öndeki grubu tamda Yılankar rotasının girişinde yakaladık , bir süre beslenme ve dinlenme molası versek te havanın soğukluğu ve el ile ayaklarımızın üşümesi neticesinde tırmanışa çabuk başladık.
Açının yüksekliği (50 derece gibi ), Karın bele kadar batıyor olması ve havanında soğukluğuyla gruplar için en sıkıntılı yer burası olmalıydı ki sırtın üzerine çıktığımızda diğer gruba ulaşmış olduk. Zira iz açmak onları dört saat kadar geriye atmış ve bizim onlara yetişmemizi sağlamıştı.
3200 rakıma yakın bu alanda tüm YEBUDAK Sporcularını bekleme kararı aldım. En güzeli beraber zirve yapmaktı lakin Kayseri Dağ kurtları Ekstra Yaz zirvesine de çıkmak adına hızlarını da alamayarak Zirveye yöneldiler.
Güzel temiz ve az rüzgarlı havada yarım saate yakın bir bekleyişten sonra Soner hariç tüm katılımcılarımız sırta ulaşmıştı. Hep birlikte yakın olan KIŞ Zirvesine çıkmaya karar verdik ve Soner'inde peşimizden geleceğini düşünerek Bu sefer iz açarak Kış zirvesine toplamda 6 saate yakın bir tırmanışla ulaştık. (Soner zirveye son 50 metre kala telefonundaki sorun nedeniyle irtibat kuramayınca zirvelerin hangisine çıkayım derken güneşin ve yorgunluğunda etkisiyle yerine kalmayı daha doğru bulmuştu)
Kış olmasına rağmen beklediğimizden çok daha güzel bir havada yumuşak ve batak karda zirvede bir saati aşan süre kalarak beslenip sıcaklarımızı içip sohbet ettik...
Gece dona kalmadan dağdan inebilmek için 5 dakikalık yürüyüşse Soner'e ulaşıp çıktığımız yerden dik parkurdan iniş kararı aldık fakat rotanın zorluğu ve aşağıya bakınca oluşan boşluk hissine birde açılmış parkurda yer yer taşların çıkması karın kaymış olmasının basma zorluğuna neden olması sonucunda parkurunda uzamaması için 300 metrelik dikliği tek sıra kayarak bitirmenin dinginliği ne neşesiyle yılankarın altına ulaştık.
Bizim bu karda kayışımız kimine göre yanlış olsa da; Dağcılık kabul edilebilir riskleri kabul edebilme sporudur ve biz kulvarı asla yan kesmeden dikine kayarak geçtik. (Maalesef geri dönüş yolunda ülkemizde yetişen sayılı iyi dağcıdan biri olan İsmet İnan hocanın Aladağlarda tur kayağı yaparken dağı yan keserken oluşturduğu çığda hayatını kaybettiği haberi hepimizi derinlemesine üzdü)
Rotanın bundan sonraki bölümü derin karda yumuşayan havada ve azalan eğimde otele kadar kah yürüyerek kah grubun toplanması için bekleyerek geçti.
Saat 15:15 gibide Karbeyaz otele ulaşarak faaliyetimizi noktaladık.
Rota üzerinde yaz ve kış su kaynağı bulunmuyor ona göre tedarikli gitmek gerekir. Çıktığımız bu rotanın 2850 rakım sonrası yaz için gevşek zemin kayan çarsak ve yüksek eğim nedeniyle sadece ustasının ve güçlüsünün gitmesi gerektiğini bilerek gitmesi doğru olacaktır.
Dağın yaz ve kış zirvelerinden biz kış zirvesine çıktık, ama en yükse yeri yaz zirvesi olduğu bilinmesi gerekir. iki zirve arası rakım farkı 15 metre kadar ve mesafesi 300-400 metre civarında.
Kar durumundan dolayı (batak kar) biz krampon kullanma gereği duymadık. ama kaskımız herdaim başımızdaydı, Çıkışta baton kullandık, inişte kazmaya döndük...
Ayrıca bu faaliyette bize rehberlik yapıp Aksaray yağlamasını tüm gruba yediren Ahmet Acun abimize, Organizatörlüğümüzü yapıp her zorumuzu kolaylaştıran Sema Kızılaslan'a, Güzel sohbetleri ve Kayseri dağları için samimi davetleri için Kayseri Dağ kurtları ekibine, 14 yaşında zirve yaparken babasını ve bizi çok mutlu eden yeğenim Mert'e ve onu destekleyen babası Fatih Orduya, Uludağ'da ücreti ödenmiş kral odasını bırakıp -10 - -15 derecelerde yanımda bulunarak zirvede çocukça sevinen kardeşim Tevfik'e, Her zaman neşeli ve hoşgörülü kuzen badicikler Zafer ve Alper kardeşime, Zirveye çok yakın noktadan dönse de hiç sorun etmeyen mutlu artçı Soner kardeşime , Yeni badi olsalar da çok iyi anlaşan ve ileride gerçekten güzel şeyler yapacaklarına inandığım neşeli heyecanlı istekli Gökdeniz ve Umut kardeşime (Yılan dansını unutmadım tabi :) , Teknik bilgi ve detaylardaki uzmanlıkları ve kararlı kişiliği için Murat Zengine ve tabi kulübümüzün geldiği günden beri her türlü zorluk ve hava şartında dahi fotoğraf ve videolarını çeken, bunları işleyen kişilere tek tek gönderen sessiz sakin ama güçlü iradeli buz adam Ahmet Alrefai kardeşime, Geceyi geçirdiğimiz Karbeyaz otelin güler yüzlü personeline, Aksarayın güzel insanlarına ve şu an mutluluktan unuttuğum her kim varsa her şey için Çok ama ÇOK TEŞEKKÜR Ederim...
Yolu Dağlardan geçen herkesle bir gün dağlarda buluşuruz...
Sevgiyle kalın, Dağla kalın, Dağda kalın...
Waypoints
You can add a comment or review this trail
Comments