← Part of Samanlı Dağları
Sultaniye'den Örnekköy'e ( 2013 09 )
Trail photos
Author
Trail stats
- Distance
- 6.47 mi
- Elevation gain
- 1,148 ft
- Technical difficulty
- Easy
- Elevation loss
- 2,146 ft
- Max elevation
- 1,908 ft
- TrailRank
- 32
- Min elevation
- 906 ft
- Trail type
- One Way
- Time
- 6 hours 15 minutes
- Coordinates
- 721
- Uploaded
- May 19, 2020
- Recorded
- September 2013
near Sultaniye, Kocaeli (Türkiye)
Viewed 45 times, downloaded 2 times
Trail photos
Itinerary description
Yürüyüş başlangıç noktasına ulaştığımızda sonbahar serinliğini daha iyi hissettik. Ama her şey yürüyüş başlayıncaya kadardı ve ilk adımlarımızı atar atmaz yoğun oksijen ve doğanın muhteşem kokusu sardı her yanımızı.
Evet yaz artık yavaş yavaş sona yaklaşıyordu belki ama doğanın geçen her güne yansıyan uyumu içinde olmak ta bambaşka bir duygu yaşatıyordu… Derenin her iki tarafında sunulan ne varsa kaçırmamaya çalışarak, bazen derenin içinden bazen de taşlardan sekerek yüksek çınar gölgelerinde yürüdük bugün.
Böğürtlenler her taraftaydı ama artık son nefeslerini vermek üzereydiler. Kızılcıklar bir anda olgunlaşmış ve tükenmişti bile. Parkur o kadar zengindi ki dere boyu serpilmiş ceviz ağaçları ve incir yol boyu yemişimiz oldu. Kuşburunlarını şimdilik sadece fotoğraflayarak bir dahaki sefere bırakıp geçtik yanlarından.
Mola yerine geldiğimizde bol oksijenin etkisi ile her zamankinden daha çok acıkmıştık bile. Fazla zaman kaybetmeden doyurduk acıkmış bedenlerimizi. Sonrası… Müjdat ustanın lezzetli çayını yudumlayarak akan derenin melodisine karışan hoşça sohbetler ve közde mısır…
Dönüş yolunda bizi karşılayan yaklaşık 200 metrelik tünel, içinde yaşayan yarasalar ve karanlığın yarattığı esrarengizlikle yürüyüş yoluna bambaşka bir hava kattı. Yürüyüşümüzü dere kenarında kurulmuş olan alabalık çiftliğinde tamamladık.
Evet yaz artık yavaş yavaş sona yaklaşıyordu belki ama doğanın geçen her güne yansıyan uyumu içinde olmak ta bambaşka bir duygu yaşatıyordu… Derenin her iki tarafında sunulan ne varsa kaçırmamaya çalışarak, bazen derenin içinden bazen de taşlardan sekerek yüksek çınar gölgelerinde yürüdük bugün.
Böğürtlenler her taraftaydı ama artık son nefeslerini vermek üzereydiler. Kızılcıklar bir anda olgunlaşmış ve tükenmişti bile. Parkur o kadar zengindi ki dere boyu serpilmiş ceviz ağaçları ve incir yol boyu yemişimiz oldu. Kuşburunlarını şimdilik sadece fotoğraflayarak bir dahaki sefere bırakıp geçtik yanlarından.
Mola yerine geldiğimizde bol oksijenin etkisi ile her zamankinden daha çok acıkmıştık bile. Fazla zaman kaybetmeden doyurduk acıkmış bedenlerimizi. Sonrası… Müjdat ustanın lezzetli çayını yudumlayarak akan derenin melodisine karışan hoşça sohbetler ve közde mısır…
Dönüş yolunda bizi karşılayan yaklaşık 200 metrelik tünel, içinde yaşayan yarasalar ve karanlığın yarattığı esrarengizlikle yürüyüş yoluna bambaşka bir hava kattı. Yürüyüşümüzü dere kenarında kurulmuş olan alabalık çiftliğinde tamamladık.
You can add a comment or review this trail
Comments