Sal- Pokut başlangıçlı, Ayder bitişli trans kackar 2020

Sal, Pokut, Hazindag, Amlakit, Palovit, Apivanak, Palovit geçidi, Adsız göl, Büyük Deniz Gölü, Dilberdüzü, Olgunlar, Naletleme geçidi, Çeymaçkur, Galerdüzü, Ayder

1.Gun: Sabah 08:00 Trabzon havalananından 4x4 transfer aracımızla yola koyulduk.
Yolda kahvaltı yapıp, kamp tüplerini Rize AVM den aldıktan sonra Pokut yoluna girdik ve öğlen 13:00 gibi yağmurun ara verdiği bir vakitte Pokut'a ulaştık , Çadırları kurduk ve yağmur tekrar başladı, sabaha kadar aralıklarla yağdı. Akşam yemeğini Sal da Ali abinin yerinde yedik. yemek ve Ali abi'nin sohbeti 10 numara idi.
Sal - Pokut arası orman içi yol mutlaka yürünmeli.

Raķım: 2000m

2.gun: Sabah 07:00 de yağmur ara vermişken cadırlari toplayıp Pokut'un meşhur manzarasının olduğu kafede yağmur altında yapıp yola koyulduk. Orman içi gayet güzel bir yoldan giderek Hazindag yaylasına ulaştık. Tabi yağmur altında pançolar ile yürüdük. Daha sonra Amlakit den geçerek Palovit yaylalaıina ulaştık. Akşam 18:00 i geçiyordu, orada Kahveci Mustafa abi yi bulduk. Kamp yeri bulup yağmurun ara verdiği bir vakitte cadırlari kurduk ve ıslak kıyafet ve ayakkabıları Mustafa abinin kahvesinde soba başında kuruttuk. Burada yemeklerimizi yiyip cadırlara girip yattık. Bugünkü mesafe yaklaşık 18.5 km idi. Bu rotada su gayet bol idi mevsim itibariyle yinede şartlara göre su tedariki almak lazım. Amlakit'te iki tane şirin köpek bize Palovit'e kadar eşlik etti bu gün ve sabaha kadar da çadırlarımızın yanından ayrılmadılar.

Rakım: 2330m

3. Gun: Gece cadırlarin yanında dolaşıp havlayan köpekler ve soğuktan sık sık uyanarak geçen bir gecenin ardından kalkıp kahvaltımızı hızlıca yapıp yola koyulduk. Toprak yoldan ilerleyip Apivanak yaylasına ulaştık. Burası Palovit geçidini geçene kadar su bulmayı düşündüğümüz son yer idi ama şartlara bağlı olarak geçide gelmeden akan bir su bulunabiliyor. Buradan vadinin sol tarafından yamaç tırmanmaya başladık. 20 kg yük burada hissettirdi varlığını. Hedef diğer tarafı Yukarı Kavrun olan sırt.
Sis ve yorgunluk bizi bulduğumuz ilk uygun yerde kamp kurmaya zorladı. Yaklaşık 9km yol aldık ancak yamaç tırmanmak ve siste yol almak sürekli rotaya bakmak bizi yordu ve zaman kaybettirdi. Kamp kurduktan sonra sis açıldı ve aslında hedeflediğini yere birkaç km kaldığını görebildik. Muhteşem dağ manzaraları ve vadiden gelen sis manzaraları eşiliğinde akşam oldu. Yorgunluk ve yarın geçeceğimiz Palovt geçidini düşünerek erken yattık. Şansımıza yağmur bölgeyi terk etti gibi ama Karadeniz de yağmur her an tekrar gelebiliyor.

Rakım:2936m

4. Gun: Sabah 08:00 de yola koyulduk hedef Palovit geçidi ve Adsız göle kadar gidebildiğiniz kadar gitmek. Hafif tırmanıştan sonra inişli çıkışlı nispeten otoban gibi çarşak bir yoldan geçide ulaştık. Geçit diğer tarafı Erzurum olan bir sırtın en alçak noktalarından biri (3250m) . Kısa ama dik zikzaklı bir çıkışı, ama çok tatlı bir inişi var. İnişteki vadi Hodeçur vadisi olarak geçiyor ancak vadi tabanına inmeden vadide dik iki sırt aşıp yukarı yükselen ve hayvan otlatılan platoda yer alan ve en üstünde Adsız göl bulunan vadiye yöneldik. Biraz çıktık ancak uzun yol almış olmanın ayaklarda oluşturduğu ağrılar kamp kurmayı zorunlu kıldı. Bugün katedilen mesafe 12 km. Ancak bu 12 km bulunulan irtifa, inişl/çıkış, 8 günlük kamp yükü ve zemin şartları göz önüne alınınca biraz yorucu olabiliyor. Kamp kurduğumuz yerin dere kenarı olması ile bol bol su ile ilgili işlerimizi yapabilmemize olanak verdi.
Tabii bu gecede yorgunluk ve soğuktan yıldızları izleyemedik.
Rakım:2880m

5. Gun : Bugün Hedefimiz Adsız Göle tırmanıp Soğanlı geçidinden Büyük Deniz Gölüne inmek.Geçidin biraz karlı olma ihtimali bizi biraz düşündürdü ancak Bukla Dilberdüzü kamp sorumlusu Ayhan abiye telefon çeken bir yerden ulaşıp geçit hakkında daha önce bilgi almıştık ve geçilebildiğini iletmişti. Zaten hava gündüzleri sıcak seyrettiği için buz yerine yumuşak kar olabileceğini düşünerek Adzıs göle vardık.Adsız göle çıkışdaki zemin yer yer kayalık ve çarşak yer yer toprak.Adsız göle vardığımızda göl etrafında yaklaşık 15-20 çadırlı bir grubun kamp yaptığını gördük, hallerinden Türk olmadıklarını anladık selamlaşmakla yetinip mola verdik. Daha önceki bir seferde orada çok hızla gelen kara bulutların sağanak yağmuruna yakalanmıştık. Fotograf ve muhabbet molasının ardından Soğanlı geçidine yönelip iki gece geçireceğimiz Deniz Gölüne doğru yola koyulduk.
Soganlı geçidi gayet dik bir yamaçta oluşmuş ama süreki bozulan çarşak zeminli bir patikamsı geçit. Beklendiği gibi yer yer kar vardı , daha çok oynak kayalara basarak inmeniz gerekiyor, yaklaşk 200-300m.Geçidin başına geldiğimizden karşıdan bir grubun geldiğini gördük ve onları bekledik.Yanımıza geldiklerinde zirveden dönen Ukraynalı bir grup olduklarını ve Adsız gölde kamp yaptıklarını öğrendik. Biraz muhabette ile zirveye çıkış yolu hakkında bilgi aldık. Görünen o ki krampon kazma kullanmadan zirveye çıkabilmişler ama büyük oranda kar üzerinde yürümüşler. Balkondan sonraki zirve patikası ilse belli belirsizmiş.Dikkatli bir iniş ile Deniz gölüne vardık ve bizden başka kimsenin olmadığını gördük, havanın yavaş yavaş bulutlanıyor olması sebebiyle çadır yerlerimizi belirleyip çadırlarımızı kurup biraz dinlendik.
Büyük Deniz gölü 3400m yüksekikte ve 60m derinliği olan 150m çapında bir doğa harikası. Yılın büyük bölümünü buz tutarak geçiren gölü ziyaret için en ideal mevsim Agustos sonu Eylül başı, tabii zorlu kış şartları sizi cezbediyorsa başka. Akşam yemeği öncesi ve yemekte yarınki programı konuşarak zirve denemesi yapıp yapılamayacağı ve alternatif programlar üzerinde durduk. Zirve denemesi yapmak isteyen iki arkadaşımın bu konuda kararlarını netleştirememeleri ve kararı sabah kalkıp vermek istemeleri üzerine yıldızları ve samanyolunu biraz izleyip soğuğa daha fazla direnemeyip yattık.
Burası gerçekten hava karardıktan sonra ıssızlığı ve dogada olmayı gerçek anlamda hissedebileceğiniz bir yer.
Dağların karanlıktaki silüetleri hemen yanı başınızda 60m derinliğinde gölün ihtişamı ve yakamozları ve kuzeydoğu tarafındaki enginde uzanan vadi ve dağlar sizi ayrı bir gezegende olduğunuz hissetirmeye yeterli.

Rakım: 3400m
6.Gun : sabah saat 7:00 de iki arkadasim zirveye dogru yola koyuldular,onlari ugurlayip bu harika yerin keyfini cikarmak da bana kaldi. Zirveye giden arkadaslarim bekledigimden cok erken sekilde 14:00 gibi geri geldiler erken gelmeleri ile ilk once zirve yapamadiklarini dusunurken aslinda cok hizli ve dik sekilde patika disindan ciktiklarini ve sonra da hizli indiklerini anlattilar
Hatta ilk basta zirve diye ciktiklari yerin zirve olmadigini anlayip sirtta tehlikeli bir 100m yürüyüş yaparak esas zirveye gitmisler, biraz tehlikeli ve riskli inis cikis olmus, iyiki gitmemisim ben🙂. Onceki sene zirveye cikmis oldugumdan bu sene keyif yapmak daha iyi bir secim olmuş.
Onlarin donusu sonrasi cay, sohbet ve gölün güzellikleri eşliğinde aksam oldu. Bu gece yildizlari izleme sansimiz oldu ancak soguk sebebiyle gece yarilarina kadar disarda olmak zor.

Rakım: 3400m
7.Gun :

8.Gun: