← Part of Samanlı Dağları
Kuzuyayla'dan Pazarçayırı'na ( 2011 12 )
near Nusretiye, Kocaeli (Türkiye)
Viewed 67 times, downloaded 3 times
Trail photos
Itinerary description
Cumartesi günü Kartepe'ydik. Güneşli ve yürüyüş için harika bir havada Kuzuyayla'dan Pazarçayırı'a kadar yaklaşık 12 km lik bir parkuru yürüdük. Her ne kadar yürüyüş Kartepe de gerçekleşsede güne Ballıkayalar Tabiat Parkı'nda, açıkçası harika bir kahvaltı ile başladık. Bizim orada olduğumuz saatlerde henüz kimsecikler gelmemişdi ve park bu haliyle bir kat daha güzeldi.
Maşukiye'deki fırın ve marketten son ihtiyaçlarımızı karşılayıp Kartepe'ye doğru yükselmeye başladık. Yükseldikçe kar yüzünü göstermeye başladı elbette. Kuzuyayla girişinde araba için giriş ücreti öderken yukarıya kadar araçla çıkıp çıkamayacağımızdan şüpheliydik. Nitekim birkaç yerde inip itmemize rağmen korktuğumuz gibi oldu ve yürüyüşe birkaç km önceden başladık.
Kayın ağaçları arasında, kar ve buzdan oluşan zeminde ilerliyoruz. Birazdan yol ayrımına gelecek ve Altıoluk yaylasına sapacağız. Yerdeki araba izlerine zaman zaman yoldan geçen tilki izleri karışıyor. Kocaoğlan ise en fazla dün gece buralardaymış :)
Kısa süre sonra Altıoluk Yaylasına varıp evlerin kenarında, güneşin iyice ısıtıp karları bile erittiği bir noktada mola verdik. Bulunduğumuz noktadan güneydoğumuzda kalan Kılıçkaya sırt hattı rahatlıkla görülebiliyor. İyi havalarda, güney batıya kalan Uludağ da rahatlıkla seçilebiliyor olmalı.
Altıoluk yaylasından çıkıp Karaoluk Yaylasına inen patikaya giriyoruz. Parkurun en keyifli bölümlerin birisi burası, ormandaki dokuyu daha yakından duyumsayabiliyor insan. Karaoluk’a varmadan , eski bir yayla evinin önünde öğle yemeği için duruyoruz. Küçük bir iş bölümü, ateşin yakılması, sucuk, domates ve biberlerin kesilip hazırlanmasını hızlandırıyor. Birazdan burunlara gelecek koku ve duyacağımız cızırtılar sucuklara, şapırtılar ise bize ait olacak :)
Yemekten sonra evin arkasındaki küçük sırtta azda olsa kalan kar, oturak-kızaklarla düzenlenen şampiyonamız için elbette yeterli . Katılan herkesin kazandığı bu şampiyonayı daha çok kar olduğu zaman tekrarlamak gerek :)
Vakitlice dönüş yoluna düşüyoruz. İki hafta önce dalları saran altın sarısı yapraklardan eser kalmamış. Onlar şimdi yerlerde kahverengi bir halıya dönüşmüş ve zamanla toprağa karışacaklar. Üzerlerinden geçerken çıkardığımız hışırtılar ise kulağa hoş bir melodi gibi geliyor.
Gün kavuşurken KİDOSK tesislerindeyiz. Başkanları Ömer Bahadır Özyılmaz bizi bekliyor kapıda. Çayı demlemişler çoktan. İçimizi ısıtıp vedalaşıyoruz. Güzel insanlar, samimi bir atmosfer ama kısa bir kış günü.. Arayı uzun tutmadıkdan sonra o da sorun değil :)
Maşukiye'deki fırın ve marketten son ihtiyaçlarımızı karşılayıp Kartepe'ye doğru yükselmeye başladık. Yükseldikçe kar yüzünü göstermeye başladı elbette. Kuzuyayla girişinde araba için giriş ücreti öderken yukarıya kadar araçla çıkıp çıkamayacağımızdan şüpheliydik. Nitekim birkaç yerde inip itmemize rağmen korktuğumuz gibi oldu ve yürüyüşe birkaç km önceden başladık.
Kayın ağaçları arasında, kar ve buzdan oluşan zeminde ilerliyoruz. Birazdan yol ayrımına gelecek ve Altıoluk yaylasına sapacağız. Yerdeki araba izlerine zaman zaman yoldan geçen tilki izleri karışıyor. Kocaoğlan ise en fazla dün gece buralardaymış :)
Kısa süre sonra Altıoluk Yaylasına varıp evlerin kenarında, güneşin iyice ısıtıp karları bile erittiği bir noktada mola verdik. Bulunduğumuz noktadan güneydoğumuzda kalan Kılıçkaya sırt hattı rahatlıkla görülebiliyor. İyi havalarda, güney batıya kalan Uludağ da rahatlıkla seçilebiliyor olmalı.
Altıoluk yaylasından çıkıp Karaoluk Yaylasına inen patikaya giriyoruz. Parkurun en keyifli bölümlerin birisi burası, ormandaki dokuyu daha yakından duyumsayabiliyor insan. Karaoluk’a varmadan , eski bir yayla evinin önünde öğle yemeği için duruyoruz. Küçük bir iş bölümü, ateşin yakılması, sucuk, domates ve biberlerin kesilip hazırlanmasını hızlandırıyor. Birazdan burunlara gelecek koku ve duyacağımız cızırtılar sucuklara, şapırtılar ise bize ait olacak :)
Yemekten sonra evin arkasındaki küçük sırtta azda olsa kalan kar, oturak-kızaklarla düzenlenen şampiyonamız için elbette yeterli . Katılan herkesin kazandığı bu şampiyonayı daha çok kar olduğu zaman tekrarlamak gerek :)
Vakitlice dönüş yoluna düşüyoruz. İki hafta önce dalları saran altın sarısı yapraklardan eser kalmamış. Onlar şimdi yerlerde kahverengi bir halıya dönüşmüş ve zamanla toprağa karışacaklar. Üzerlerinden geçerken çıkardığımız hışırtılar ise kulağa hoş bir melodi gibi geliyor.
Gün kavuşurken KİDOSK tesislerindeyiz. Başkanları Ömer Bahadır Özyılmaz bizi bekliyor kapıda. Çayı demlemişler çoktan. İçimizi ısıtıp vedalaşıyoruz. Güzel insanlar, samimi bir atmosfer ama kısa bir kış günü.. Arayı uzun tutmadıkdan sonra o da sorun değil :)
Comments (1)
You can add a comment or review this trail
Yürüyüşe ait video görüntülerini izlemek için https://www.youtube.com/watch?v=gKRQT2bRTtg