Anastasius Savunma Surları: Sinekli, Kurfallı, Fenerköy, Alipaşa, Silivri
near Sinekli, İstanbul (Türkiye)
Viewed 560 times, downloaded 0 times
Trail photos
Itinerary description
Anastasius Savunma Surları ile ilgili bilgiler:
www.shca.ed.ac.uk/projects/longwalls/SharedImages/Maps/Wallmap/Wallmap.htm
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/806909
http://docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Dergiler/1_Belletenler/2424.pdf
Busbecq'in duvarla ilgili izlenimleri, bu rotanın fotoğrafları arasına eklenmiştir (İş Bankası Kültür Yayınları).
Ulaşım: Halkalı'dan kalkan #12704 treni, Sinekli'den geçiyor. Detaylı Bilgi: için TCDD'nin bölgesel seferleri incelenebilir. (https://ebilet.tcddtasimacilik.gov.tr/view/eybis/tnmGenel/bolgeselSeferler.jsf?)
Kurfallı, Fenerköy ve Alipaşa'dan, her yarım saatte bir Silivri'ye geçen dolmuş var.
Beylikdüzü Metrobüs durağına, rotanın bitiş noktasından dolmuş, ve sonra Silivri otobüsü ile ulaşılabilir.
Köyler: Sinekli'de bir kahve var ama açılış kapanış saatleri belirsiz. Kurfallı'da iki kahve ve bakkal var (bir kasap ve lokanta yeni açılıyor). Fenerköy'de bakkal, lokanta, iki kahve, Alipaşa'da da restoran, bakkal, kahve var. Tüm köylerde çeşme var.
Duvarın durumu: Her ne kadar elimde bazı GPS kayıtları da olsa, Kurfallı'nın güneyinde duvarı saptamam çok güç oldu. Aslında ortada bir duvar olduğu söylenemez; duvar araziye saçılmış durumda. Sadece Kurfallı'nın hemen güneyinde, köyün çöplüğünün olduğu kısımdan geçen bir kısmın, hattın orijinal temelleri olduğundan hemen hemen emin gibiyim. Ancak geri kalan kısımlarda duvarı tespit edemedim: Kurfallı'nın kuzeyinde, demiryoluna çok yakın geçtiği anlaşılsa da, duvarın tam nereden geçtiğini anlamak zor. Geriye kalan yerlerde de duvar, külleri Ganj Nehri'ne silkelenen bir Hindu gibi, arazide, onu arayan gözlerin, arkasından son bir Fatiha okumasını bekleyen birkaç taş parçasından ibaret. Taşlar, duvarın asıl güzergahını değil, arazideki tarlaların sınırlarını belirlemek için kullanılıyorlar, ama yine de bir istikamet anlaşılıyor. Fenerköy'ün güneyinde artık "şüpheli taş" bile yok, öyle ki, buradan itibaren defineciler bile pes etmişler, onlar dahi eşelemeyi bırakmışlar. Duvarın nereden geçtiğini bugün artık ancak Tanrı bilebilir. Yine de Kurfallı'dan aşağı inerken ümit verici (!) bazı define çukurları gördüm!
Sonuç olarak, eğer bu savunma sistemine ilginiz varsa, Kurfallı'nın kuzeyinde, duvarın belirgin olduğu yerleri yürüyebilirsiniz. Bu kayıtta görünen rota, duvarın kalıntılarını çok sınırlı bir mesafede takip edebilmiş olup, üstelik orijinal duvar olduğunu düşündüğüm kesim de şaibelidir. Sizin anlayacağınız, bu tematik yürüyüş, bu tarihi mirasın somut varlığına delalet edemeyip, artık aramızda olmayan bu duvarın anısına bir saygı geçididir.
www.shca.ed.ac.uk/projects/longwalls/SharedImages/Maps/Wallmap/Wallmap.htm
https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/806909
http://docs.neu.edu.tr/library/nadir_eserler_el_yazmalari/Dergiler/1_Belletenler/2424.pdf
Busbecq'in duvarla ilgili izlenimleri, bu rotanın fotoğrafları arasına eklenmiştir (İş Bankası Kültür Yayınları).
Ulaşım: Halkalı'dan kalkan #12704 treni, Sinekli'den geçiyor. Detaylı Bilgi: için TCDD'nin bölgesel seferleri incelenebilir. (https://ebilet.tcddtasimacilik.gov.tr/view/eybis/tnmGenel/bolgeselSeferler.jsf?)
Kurfallı, Fenerköy ve Alipaşa'dan, her yarım saatte bir Silivri'ye geçen dolmuş var.
Beylikdüzü Metrobüs durağına, rotanın bitiş noktasından dolmuş, ve sonra Silivri otobüsü ile ulaşılabilir.
Köyler: Sinekli'de bir kahve var ama açılış kapanış saatleri belirsiz. Kurfallı'da iki kahve ve bakkal var (bir kasap ve lokanta yeni açılıyor). Fenerköy'de bakkal, lokanta, iki kahve, Alipaşa'da da restoran, bakkal, kahve var. Tüm köylerde çeşme var.
Duvarın durumu: Her ne kadar elimde bazı GPS kayıtları da olsa, Kurfallı'nın güneyinde duvarı saptamam çok güç oldu. Aslında ortada bir duvar olduğu söylenemez; duvar araziye saçılmış durumda. Sadece Kurfallı'nın hemen güneyinde, köyün çöplüğünün olduğu kısımdan geçen bir kısmın, hattın orijinal temelleri olduğundan hemen hemen emin gibiyim. Ancak geri kalan kısımlarda duvarı tespit edemedim: Kurfallı'nın kuzeyinde, demiryoluna çok yakın geçtiği anlaşılsa da, duvarın tam nereden geçtiğini anlamak zor. Geriye kalan yerlerde de duvar, külleri Ganj Nehri'ne silkelenen bir Hindu gibi, arazide, onu arayan gözlerin, arkasından son bir Fatiha okumasını bekleyen birkaç taş parçasından ibaret. Taşlar, duvarın asıl güzergahını değil, arazideki tarlaların sınırlarını belirlemek için kullanılıyorlar, ama yine de bir istikamet anlaşılıyor. Fenerköy'ün güneyinde artık "şüpheli taş" bile yok, öyle ki, buradan itibaren defineciler bile pes etmişler, onlar dahi eşelemeyi bırakmışlar. Duvarın nereden geçtiğini bugün artık ancak Tanrı bilebilir. Yine de Kurfallı'dan aşağı inerken ümit verici (!) bazı define çukurları gördüm!
Sonuç olarak, eğer bu savunma sistemine ilginiz varsa, Kurfallı'nın kuzeyinde, duvarın belirgin olduğu yerleri yürüyebilirsiniz. Bu kayıtta görünen rota, duvarın kalıntılarını çok sınırlı bir mesafede takip edebilmiş olup, üstelik orijinal duvar olduğunu düşündüğüm kesim de şaibelidir. Sizin anlayacağınız, bu tematik yürüyüş, bu tarihi mirasın somut varlığına delalet edemeyip, artık aramızda olmayan bu duvarın anısına bir saygı geçididir.
Waypoints
Waypoint
0 ft
cesme
Waypoint
0 ft
define cukuru
Waypoint
0 ft
cs
Waypoint
0 ft
cesme
Waypoint
0 ft
camii
Waypoint
0 ft
muhtemel duvar
Waypoint
0 ft
tas pinyon
Waypoint
0 ft
defineci
Waypoint
0 ft
3tas
Waypoint
0 ft
lokanta
Waypoint
0 ft
kurt cesmesi
Waypoint
0 ft
lokanta
Comments (4)
You can add a comment or review this trail
harikasın :))
aydınlatıcı bir yürüyüş, teşekkürler paylaşım için.
teşekkürler. :)
Bu arada Busbecq'in kitabında günümüze hala uygun olan gözlemler var, şu mesela, Silivre'den sonra Istanbul'a yaklaştığı zaman: “As we neared Constantinople we crossed by bridges over two lovely arms of the sea. It is a district the like of which for beauty could not, I think, be found anywhere, if only it were cultivated and art gave a little assistance to nature. As it is, the land seems to lament its fate and the neglect and scorn of its barbarian lords.” (p. 26)...